x
Hesabım
Şifremi Unuttum
Kayıt Ol
Yayla Çayı
24.05.2018

Yayla Çayı

Latince adı ‘Sideritis’ olan Yayla çayı, ballıbabagiller familyasındandır. Anavatanı İspanya ve Türkiye’dir. Ülkemizde Akdeniz, Ege, Marmara ve Güney Anadolu’nun orman içlerinde, çalılıklarda ve dağ eteklerinde yetişir. Yaprakları Adaçayı’na çok benzerliğiyle bilinir. Ancak yapraklarının sertliğiyle hemen adaçayından ayırt edilen çokyıllık otsu bir bitkidir.   

Acem arpası, Altınbaş, Boz kekik, Bozlan çayı, Düğümlü çay, Eldiven çayı, Eşek çayı, Kandil çayı, Kazdağı çayı,  Kedikuyruğu çayı, Sarıkız çayı, Sivri çay, Tosbağa çayı, Topuklu çay, Dağ çayı isimleriyle de bilinir. Baharda açtığı sarı renkli çiçeklerle dağların eteklerini şenlendirir. Eskiçağlardan beri birçok kültür tarafından şifa amaçlı kullanılmış bir bitkidir. Yapılan kazılarla elde edilen taş yazı tabletlerinde yayla çayından bahsedilir. Pedanius Dioscorides bitkinin Avrupa’ya tanıtımını yapmıştır. İbn’i Sina mide rahatsızlıkları için yayla çayını önermiştir. Farklı aroması ve kokusuyla salatalarda ve yemeklerde çeşni olarak da kullanılır.

Yayla çayı bitkisinden;  yayla çayı, yayla çayı ekstresi, yayla çayı ekstraktı, yayla çayı tentürü, yayla çayı şampuanı ve sabunu üretilir. Ayrıca içeriğindeki yağların zenginliğiyle çok çeşitli ilaçların muhteviyatına girmiştir.

Uygun şartlarda kurutulan yayla çayı, ağzı kapalı bir kapta, loş, serin ve kuru bir ortamda saklanıldığında ömrü 1 yıldır.

[1] Türkiye’de Bitkiler İle Tedavi_Prof.Dr.Turhan Baytop_(s193)

 

T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.